“Mee too” hareketinin temeli, uzun yıllar ırksal adalet, toplumsal cinsiyet eşitliği gibi konular üzerine çalışan aktivist Tarana Burke’ün 1997’de katıldığı gençlik kampında 13 yaşındaki bir kızın yaşadığı cinsel istismarı Burke’e anlatması üzerine Burke’un kıza hiçbir şey söyleyememesine dayanmaktadır. Aynı yaşlarda kendisi de cinsel şiddet ve istismara maruz kalmış biri olarak Burke, “o zamanlar yetişkin biri, sen kötü bir kız değilsin, bu benim başıma da geldi” deseydi tüm hayatının bambaşka olabileceğine inanıyor. Hayatta kalanların birbirleriyle empati kurmaları ve paylaşmaları gerektiğine inanan Burke, 2006’da MySpace sayfası açarak bir kampanya başlatmaya karar verdi. Burke kampanya sırasında “Me too” etiketini kullanmıştı. MySpace sayfasıyla başlayan bu hareket kısa süre içinde cinsel istismara maruz kalmış beyaz olmayan kadınlara yönelik bir taban hareketine dönüştü.
2017 yılında Miramax Film’in kurucusu ve yapımcı Harvey Weinstein ile ilgili 80’den fazla kadına yönelik cinsel taciz ve tecavüz suçlaması ortaya çıktı ancak 2017 yılında açılan davada suçlamaların çoğu zaman aşımından düştü ve Weinstein sadece iki vakayla ilgili olarak yargılandı. Dava sürecinde etkili olan kadın dayanışmasının #MeToo sosyal medya hareketi büyük ses getirdi. 15 Ekim 2017’de oyuncu Alyssa Milano, sosyal medyada kadınlara yaşadıkları tacizleri #MeToo etiketini kullanarak anlatmaları çağrısında bulundu. Milano’nun Twitter’da paylaştığı ileti kısa sürede büyük bir etkileşim sayısına ulaştı ve dünyanın dört bir yanından on binlerce kadın #MeToo etiketiyle o güne dek kimseye anlatmadıkları taciz, tecavüz, travmalarını paylaşmaya başladı. Sinema sektöründen birçok kadının Harvey Weinstein’a taciz ve tecavüz suçlamasında bulunması ve bunun üzerine Weinstein’ın kendi şirketinden kovulmasıyla Alyssa Milano’nun yaptığı çağrı dünya çapında bir hareketi tetiklemiş oldu. Hollywood’un bildiği ancak sessiz kaldığı taciz vakaları da buna eklenince hareket tahmin edilemeyecek boyutlara erişti. Öncelikli olarak sinema sektöründe etkili olan hareketle Hollywood ünlüleri tarafından 1 Ocak 2018’de Time’s Up fonu kuruldu ve cinsel saldırı ya da tacize uğrayan kadınların yasal savunması için 22 milyon dolardan fazla para toplanıp yaklaşık 800 gönüllü avukat desteği sağlandı. Hareketin etkisi ile ifşalar bütün dünyada sinema sektörünün dışına çıktı. Politikacılardan yazarlara kadar farklı meslek gruplarında ifşalar devam etti. Hareket sayesinde kadınlar yalnız olmadıklarını ve ifşa ettikleri erkeklerin ne kadar güçlü olurlarsa olsunlar konumlarını ve itibarlarını kaybedebileceklerini görerek cesaret kazandılar. “Me too”, bugün özellikle iş yerleri başta olmak üzere cinsel saldırı ve tacizlere karşı dünya genelinde bir hareket olarak kabul ediliyor. Hatta 1 Aralık 2017’de İsviçre’de “Me too” yılın kelimesi seçildi.
Hareketin başlatıcısı Burke, saldırganlardan ziyade kurbanlara daha fazla odaklanma çağrısında bulunuyor. Hareketin, cinsel şiddet mağdurlarına rehberlik etmeye yardımcı olacak küresel bir topluluk olarak ‘var olmayan bir şey inşa etmek’ ile ilgili olduğuna inanıyor. Bugün Me Too International’ın genel idarecisi olan Burke, hayatta kalanların iyileşmesine, iletişim kurabilmelerine yardımcı olmak, hayat kurtarmak için daha fazla kaynak talep ediyor.
Kaynak
Andrea García Giribet (2018) “Tarana Burke: The woman behind Me Too”, Amnesty International, https://www.amnesty.org/en/latest/education/2018/08/tarana-burke-me-too/, [Erişim Tarihi, Haziran 2021].
USA Today Life (2020) “Tarana Burke on the power of empathy, the building block of the Me Too movement”, https://www.usatoday.com/in-depth/life/women-of-the-century/2020/08/19/tarana-burke-me-too-movement-19th-amendment-women-of-century/5535976002/,
Mert Bekçi (2021) “Bir Kar Tanesi Çığa Dönüşürse”, Aposto, https://apos.to/s/605764432bcef30007c77e75, [Erişim Tarihi, Haziran 2021].
Yazar
Demet Sayınta