Aramızda’nın kuruluş amacındaki gibi, sözü akademi dışında da çoğaltan toplumsal cinsiyet çalışmaları, aynı zamanda sokakta çoğalan sözün ve eylemin akademide yer bulması, bir karşılıklılık, birlikte öğrenme ve dönüşme imkanı sunuyor.
Toplumsal cinsiyet çalışmaları ve araştırmaları sayesinde akademide geleneksel bilgi üretiminin dönüşümünden bahsedebiliriz. Feminist akademisyenler, güç ilişkileri, kimlik, ataerki, cinsiyet dayalı işbölümü, haneye ait işler, cinsellik gibi konuları gündem haline getirerek çeşitli baskı mekanizmalarını ortaya koyarken bilgi üretiminin kendisi de sorgulanmaya başladı. Bu sorgulamanın getirdiği imkanların ve açtığı mücadele alanlarının hem dünyada hem Türkiye’de nasıl şekillendiğini; artan baskılar ve otoriterleşme kadar teknolojik gelişmeler ve dayanışma olanaklarının da çeşitlenmesiyle günümüzde toplumsal cinsiyet çalışmalarının geldiği noktayı birlikte konuşmak çok önemli.
Toplumsal cinsiyet çalışmaları ve araştırmaları hayatlarımıza derinden dokunan konulara bakma, söz üretme, öğrenme, dönüşme ve dönüştürme imkanı veriyor. Bu çalışmaların akademide yürütülmeye başlandığı ilk günlerden bugüne hem ele alınan konularda hem de dayanışma imkanlarında bir farklılaşmadan söz edebilir miyiz?
Aramızda Söyleşiler’de bu Eser Köker, Sevgi Uçan Çubukçu, Umut Beşpınar ve Hülya Adak ile, İdil Soyseçkin moderatörlüğünde, akademide toplumsal cinsiyet araştırmalarını konuştuk.